ekim ayında başladı Dila resim kursuna..
iki farklı öğretmenle tanıştı..
ikisinin dersine de katıldı..
bizim gönlümüz diğerinde olsa da ..
onun istediğine gönderdik..
farklı bir tarzı var Kader Hanım'ın..
kendine özgü..
mürekkep kullanıyor genelde resimlerinde..
kreşte de bir atölye yapmıştı iki sene önce..
Dila' nın ona aşkı oradan geliyor zaten..
çizdirdiği resimlerde sıradan şeyler görmüyorum hiç..
bambaşka karakterler..
masal dünyasından çıkıp gelmiş gibi hepsi..
hal böyle olunca da çok eğlenerek gidiyor kuzum..
o mutlu..
resimler mutlu..
e biz de mutlu tabi....
öğrencilerle arası çok iyi..
zaten bakınca gözlerinin için gülüyorsa bir insanın, korkmaya gerek yok..
O' da öyle..
bale okulunda yaşadığımız sıkıntı biraz ürkek yaptı yabancı öğretmenlere karşı..
o yüzden çok dikkatli inceliyoruz..
Dila' nın ağzından sürekli laf almaya çalışıyoruz..
bugün ne yaptınız...
nasıl geçti..
eğlendin mi...
seni mutsuz edecek birşey oldu mu
bla bla bla..
çok şükür hiç şikayet etmedi şimdiye kadar...
hiç mutsuz gelmedi dersten..
o 50*70 resim kağıdının üzerinde ki her sırıtkan yüz beni benden alıyor..
cumartesi günlerini O'nu bilmem ama ben iple çekiyorum..
bilmem farkettiniz mi ama o tek ayak hep havada :)
aşağıdaki son resim geçen hafta olan resim sergisinden..
gururla, mutlulukla gösterdi kendi yaptığı resmi..
ne diyeyim..
mutluluğumm....
hüznüm...
doyamadığım..
gururum...
kızım.....