25 Temmuz 2013 Perşembe

30.ay kalmış geride..


30 ay gelmiş geçmiş bir çırpıda..
muhabbetler aldı başını gidiyor artık..
.....................................................................
- dila kaç yaşındasın?
- ikiiii
- iki mi?
- ikiii buçuk ( baş parmak işaret parmağının ortasını kesiyor gibi yapıyor) 
......................................................................
salı akşamı babamız nöbetçi.. 
ezana yarım saat falan var..
artık iyice vurmuş oruç..
dilanın az biraz ateşi var..
zorla çorba yediriyorum.. 
- ben doydum anne sen ye artık..
- yok annecim ben sonra yicem..
- hayır ye anne.. ye iyileş..
- hasta değilim ki ben..
- bakk, anne, sinirlendiriyorsun beni artık.. cıx cıx cıx..
- .......... 



pazar sabahı kalkılır, birazcık yatak keyfi yapılır..
- annecim sen çizgi film izle ben sana yumurta pişereyim tamam mı?
- anne ben yedim ya..
- ye yedin..
- nene yaptı ya bana mumuyta şabah yedim ben..
- kızım o dün sabahtı.. :)
- şaka mı yapıyorsun dila..
- he he çok komik anne.. şaka yaptım..
geçen gün yine ezan saati..
babası parka götürdü bu cadıyı..
dilayı gören dorukla yağızda peşinden gitmiş..
kaymışlar, sallanmışlar artık evlere dağılma vakti gelmiş..
biraz devrim ablaya uğramışlar..
- anne söyle, izin verirse yemeğe bize gel tamam mı diloş..
- mamam..
zil çaldı...açtım.. mutfağa gittim..
- anneeee ben teyzemde yemek yiyebilir miyim.. ( teyzemde kısmını duymamışım)
- tabi ki annem.. ezan okunsun hep beraber yiyecez..
- tamam anne.. 
- anne kapı açılmıyor.. 
- kızım açıp napcan kapıyı..
- teyzeme gitmek istiyorum ben..
- dila..
- ma annneeeeee ma annneeeee teyzeme gitmek istiyorum..
- dila git odanda ağla..
- ....
- sustun mu?
- sustum, ama ben teyzemde yemek istiyorum...
3 kere tekrarlandı bu..
artık dayanamadım,  gittim yatak odasına kapıyı da kapattım.. bıraktım onları baba kız..
artık ne konuştularsa geldi bu..
ağladı, açtım kapıyı..
- annem kucana al..
- hayır dila, sen beni çok üzüyorsun..
- annem çok hatam var benim.. özür dilerim.. ( her kelimede bi iç çekiş)
- hayır dila.. insanlar bilerek yaptıkları şeyler için özür dilemezler..
- ma anneeee çok hatam var benim.. özür dilerim.. ben yemek yicem sen mutlu olacaksın.. (pis pis sırıtıyor)
sonrası mı.. sizce ?
:)



dün gece 1.30 gibi uyandı..
- annemmmm diye seslendi..
gittim..
- efendim annecim..
- seni çok özledim annemm... dedi..
gülümsedi..
uyudu..
:)




23 Temmuz 2013 Salı

yeter uleynnnn yeterr...


bir önceki yazımda dila' nın midesini üşüttüğünden bahsetmiştim.. 
 6 günde tam 2.5 kilo verdi..
ağzına lokma sürmedi..
sadece su..
allahtan onu içmeyi reddetmedi..
yanaklar gitti, göbüş söndü, popoş bile küçüldü..
ve bütün bunların sebebi kendini doktor zanneden, ilaç vermemeyi marifet sayan allahsız bi adam..


izmitte sadece bir özel çocuk hastanesi var.. 
onunda çok çok iyi olduğu söylenemez..
alternatifi olmadığı için ona gitmek zorunda kalıyoruz..
dilanın doktoru özlem hanım.. 
dila çok seviyor onu..bizde memnunuz aslında.. 
gayet sıcak kanlı, ilgili..
temiz bir kadıncağız..
ancaakkk..
dila son 3 hastalığında hep gece gittiğimiz için bizi muayene eden başka bir doktordu..
ismet bey..
ilk sıtmamızda antibiyotiği düşük doz verdiği için 2 günde geçecek olan ateş tam bir haftada özlem hanımın uyarısıyla düştü..
ikinci sıtmamızda aynı şekilde.. yine ismet bey yine düşük doz ilaç.. 
yine hiç yere kuzum perişan..
son olay bardağı taşıran son damla oldu..
sadece 1 şurupla durdurabileceği mide bulantısını fitille çözmeye çalıştı...
ama yine çözüm olamadı.. 5 gün boyunca mahvoldu çocuğum..
en son cuma günü 1 kaşık çorba sonrası bi tencere kusunca alıp götürdüm özlem hanıma..
yanlış bir tedavi uygulanmış..hemen iğne yaptırın dedi.. 3 tane şurup verdi.. 
sonuç sabah rahat uyanan ve 1 hafta sonunda az da olsa kahvaltı yapan bir bıdık..


ya hayır benim anlayamadığım neden ısrarla böyle davranıyor.. 
hastaneye şikayet dilekçemi yazdım..
hoş bişey olacağından değil ama en azından uyarımı yapmak istedim..
yüzüne de söylemek istediklerim var ama mubarek ramazanda ağzımı bozmak istemiyorum..
tek bildiğim bir daha ne olursa olsun o adama asla gitmem..
gerekirse devlet hastanesine götürürüm ama bir daha eziyet etmesine izin vermem yavruma..

sevgiler..

17 Temmuz 2013 Çarşamba

yatcaz kalkcaz hoopp ordayız mı demiştik ..


neredeyse ramazanı yarıladık ben hala "biz geldik" bile dememişim.. 
sayılı gün çarcabuk geçti..
tatilin nasıldı derseniz,özellikle ikinci yarıcı çok yorucuydu..
1 hafta yine balyadaydık.. 
dila, torununa hasret babaanne ve dede tarafından  bol bol şımartıldı..
yapmayın, etmeyin desekte bizi ipleyen olmadı maalesef..

öyle bir şişti ki arkadaş tatilin ikinci kısmında yanına iki çocuk daha eklenince hooop patlayıverdi..
eşşekten düşmüş karpuza döndü sıpam.. 
ilgi üçe bölününce de sürekli ağlayan, mızlayan bir dila, sürekli bağırmaktan ve üzüntüden sesi kısılmış bir anne.. 
ahhh ahhh.. hep sokak ortasında çocuğunu azarlayan anne-baba görünce " bacak kadar çocukla, başa çıkamıyorlar" derken bir gün onlardan olabileceğimi nerden bilebilirdim.. 



eymen dila dan 4 ay küçük.. çok haraketli ve çok haşin bir erkek.. 
abisiyle beraber büyümenin de etkisiyle baya eli maşalı bir tip..
e bizim dila tam tersi. çıtkırıldım, dokunsan ağlıyan, mıymıntı..
varın siz düşünün bu iki zıt elementin birleşimini..


5 gün ancak dayanabildik..normalde pazar günü dönecekken cuma sabahından çıktık yola.
erdekte havanın da kapalı olması bahanemiz oldu..
pazartesi hayata kaldığımız yerden devam..


ramazan da huzuruyla, hoşgörüsüyle hoşgeldi..
allahım bu senede eriştirdi, çok şükür..
severim ben ramazanın sessizliğini, sakinliğini..
annemin sokağının köşesinde ki fırında pide sırasında bekleyen insanları..
pastanenin önünde ki tarçınla karışmış mis gibi lokma kokusunu..
hele hele o sessiz sokaklarda çınlayan ezan sesini..
biz küçükken ezanı camda beklerdik.. tam karşımızda ki tepede 2 tane cami vardı..
ezan okuduğunda kandilleri yanardı camilerin..
yandı yandı ışıklar yandı diye bağrınırdık..

annem şıralar kaynatırdı ramazan için..
börekler yapardı..
çocukken daha mı güzel di ne..


cumartesi günü dila yine, yeni, yeniden hasta oldu..
kahvaltı yapalı 10 dk. olmamıştı ki oluk oluk kustu bir anda..
neye uğradığımızı şaşırdık..
öğlen yoğurdundan sonra bir daha, ama ağzından burnundan aynı anda geliyor..
akşam üzeri 1 kaşık çorbadan sonra yine olunca apar topar hastaneye gittik..
midesini üşütmüş..
ya biz bu kadar dikkat ederken nasıl oluyor anlamıyorum inanın..
pazar, pazartesi hiç bir şey yemedi.. sadece su içti :(
dün de kusma bitti ishal başladı..
şimdi sağlık ocağındalar.. aşısı vardı.. doktor muayene etmiş..
üşütmüş demiş, idrar testi istemiş.. temiz..susuz kalmış vucut
bol bol su içirin demiş.. 
:(


bu kış ne çok hasta olmuş bu cadı ya.. var bi yerde bi eksiklik ama hayırlısı..

daha sağlıklı günlere eriştirsin rabbim hepimizi inşallah..